Bu yazıya nasıl bir başlık
koyacağımı bilmiyorum. Açıkçası içimdeki her şeyin de bir başlığı olmak zorunda
mı onu da bilmiyorum.
Geçtiğimiz günlerde nereden
geliyordum hatırlamıyorum, telefonda konuşuyordum. Oldukça derin bir mevzuuydu
baya kaptırmıştım kendimi. Eve henüz vardı. Bu arada mevsim son baharın
sonları, güneşin sıcaklığından çok aydınlığından yararlandığımız dönemlerdeyiz.
Aslında güneş hiç ısıtmıyor da değil ama neyse konumuz bu değil.
Yolda yürürken, artık camdan
mı düştü, yoksa bir afacan bilerek zevk aldığı için mi yere attı yahut bir kız
çantasını kurcaladığı sırada farkına varmadan mı düşürdü bilmiyorum, yerde boynu
bükük bir örgü bebek yatıyordu. El işiydi belliydi, toplamda onunla geçirdiğim
vakit bir dakika değil, gördüm bir kaç saniye duraksadım ardından yola devam
ettim.
O maksimum bir dakika
içerisinde, o üzeri kirlenmiş ve başına ne geldi de oraya düştüğünü bilmediğim
örgü oyuncak bebek bana birkaç şey öğretti.
Evvela telefonda hem
arkadaşımı dinliyor söylediklerini anlıyor ona cevap veriyordum. Bu benim için
başarılı bir çalışmaydı. Ardından, yerdeki bebeği almak istedim, ama bir an o
bebeğin birinin olduğunu, belki birinin onu yana döne aradığını düşündüm.
Belki onu atan afacan o bebek
için ağlıyordu.
Belki çantasını karıştıran
kıza onu çok sevdiği biri hediye etmişti ve o kim bilir geçtiği yolları
düşünerek o bebeği bulma çabasındaydı.
Bilemedim işte. Bıraktım sonra
onu orda el dahi sürmedim. Ama bu bana birkaç şey öğretti. Hayatımızda bize ait
olan ama kaybettiğimiz birçok şeyi ansızın kaybedebiliyor ve onu bir anda başka
yerde görebiliyoruz. O an ki hüznümüz şüphesiz tarif edilemez. Diğer yandan,
gözümüzün gördüğü her şeye elimizi uzatmamız da doğru değil, kim bilir elimizi
uzattığımız ve bizim tabirimizle kurtardığımız o sokak aslında bir başkasının
kaybettiği kaldırımlardır. He tabi bu kadar hesap kitap yaparak yaşamak doğru
değil, ama yaşarken biraz izlemek gerek.
Hayat bazen bize biraz ketum
davranıyor. Her şeyi açık etmiyor. Ama bu bizim yaşamamıza ve hayatımıza devam
etmemize engel değil. Biraz sabır, biraz da olayları okumak, konulara bakmak
lazım. Evet söylemesi kolay ama bu sözleri kendim için de söylüyorum. Zaten
bunlar hep içimdekiler J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder