İzleyiciler

1 Eylül 2020 Salı

Bir Eylül Başlangıcı..

 




Senin de bilmen gerekenleri, sana söylemek gelmiyor içimden.

İçimde yağmurlu bir güne doğacak güneşin hüznü var ve her gördüğümde heyecanlandığım adını görmek de istemiyorum.

Sana kırgın değilim, çünkü ben kırgınlıklarımı bir süre önce terk etmeye niyet etmiştim.

Sadece içimde umut olmuştun, bu inanmışlığın sancısı var..

Seninle konuşmak için biriktirdiğim hiçbir konuyu sana açmak istemiyorum.

Konular uzamasın, sözler çoğalmasın ve ben senden cevap bekleme sancısı çekmeyeyim hepsi bu.

Seni gördüğüm rüyalarda günlerdir, yüzümü çeviriyorum senden.

Haberin olmasın istiyorum.

Zehirlendiğim için üç gün çektiğim tüm sancıların içine sana dair olan incinmişliğimi de sığdırdım. Kimse anlamadı bu yüzden sana ne kadar incindiğimi. Ve sen de sormadın ‘nasılsın?’ diye..

Ve ben de zehirlerimin içine incinmişliğimi koyup, bir damla gözyaşı dökmeden ettiğim duama kattım ismini.

Bir insan yalnız ağlamayı arzulayacak kadar yalnız bırakılmamalı. Ve bir insan hep aynı düştüğü çukura itilmemeli.

Kimseyi suçlamıyorum.

O çukura hep ben düştüm.

Herkesi kendim gibi sanma hastalığım asla tedavisi olmayan amansız bir hastalık olarak hücrelerime işlendi.

Bir hafta peş peşe 10 tane yazıya başlayıp, hiçbirinin sonunu getiremeyişimin sorumlusu benim.

Zihnimi, kalbimi, ruhumu ben kendi ellerimle yine esir ettim.

Ama inanmıştım.

Belki dedim.

Olmadı.

Burnumun direğini sızlatıyor şimdi satırlar.

Ve içimden gelmiyor hiçbirini sana söylemek.

Ben de senin için herkes gibi biriyim. Hepsi bu kadar ve bu yüzden herkes her şeyi söylememeli.

Hoş geldin Eylül..

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder