Ne kadar çok konuşuyorsam o kadar çok susma isteği oldu bu
aralar. Sanki sözleri içimde bir yerde stokluyorum, kullanmam gerektiği zaman
kullanacakmışım gibi.
Kitaplarıma, telefonuma, defterlerime ya da bazen bulduğum
bir kâğıda yazıyorum.
Sırf o yazma isteğimi bastırmak için..
Normalde krizlerim yoktur, hayatım boyunca hiç çikolata
yahut tatlı krizine girdiğimi hatırlamam.
Ama nasıl yazasım var anlatamam..
Bu duyguyu geçenlerde bir daha hissettim. O daha
şiddetliydi. Hemen kitap okumaya başladım. Ama ne çare?
Çoğaldıkça çoğaldı.
Zeyneb benden usandı.
Oldum olası özlem duygusunu sevmekten daha derin
bulmuşumdur..
Ve Allah’ım o nasıl özlemekti? İçim beni terk etmiş gibi,
sanki ayakları vardı koşuyordu.
Keşke kanatları olsaydı, o zaman uçardı.. Ama yok işte..
Hayatım boyunca kimseyi özlemedim demiyorum, özledim. Ama özlerken
krize girdiğimi hiç hatırlamıyorum.
Özleme krizi.
Ve elimden hiçbir şey gelmeyişi..
Zeyneb’i darlama..
Kitap okuma..
Yürüyüş..
Dua ve kapanış..
Kontrolsüz bir duyguydu ve çok güçlü geldi. Bir an bütün
varlığım istila edilmiş gibi hissettim.
Hoş bir duyguydu tabi. Kontrol ederken gösterdiğim çaba
bence günahlarıma kefaret olmuştur. Çünkü ciddi bir çaba ve mücadele
içerisindeydim..
Yürüyüş yaptığım o sırada, bir kuş gördüm kanatlarının
orasında yuvarlak bir delik vardı. Öyle üzüldüm ki..
Birkaç gün evvel, hava bulutluyken beni gökyüzünün varlığına
inandırmaya çalışır gibi uçan kuşlardan biriydi bu.
Evet, beni ikna etmeye çalışıyorlardı.
Bulutlar dağıldığında, hava açıldığında gökyüzünü hep
beraber görebilecektik. Ama onlar bana ‘umudunu kaybetme Sema, bak gökyüzü var,
olmasa bu kanat çırpmanın ne manası olur ki?’ dediklerini dahi duydum..
Zaten kuşların beni ikna etmesi zor olmadığı için o an orada
inandım, içime umudu doldurup yola devam ettim..
Ama biri içlerinden birinin kanatlarını kırmak istemişti..
Nasıl bu kadar kötü olunur ki? Bu nasıl bir tür kötülük..
Gözlerim doldu, o zaman da dolmuştu..
Ardından bir kedi gördüm, topallıyordu.. Ne kadar dil
döktüysem yanaşmadı. Dokunmama, konuşmama izin vermedi.
Peki neden? Ona bu kötülük neden yapılmıştı?
Yine kalbim hüzünle doldu.
Ve ardından özlem biraz daha hücum ediyor..
Birini özlemek çok güzel Allah’ım, bu duyguyu kalbime
koyduğun için teşekkür ederim. Ama kuşların kanatları kırılmasın..
Ama kedilerin koşma istekleri elinden alınmasın..
Sokaklarda insanlar uyumasın. Her insanın birbirine tebessüm
ettiği, sıcak bir yuvası olsun..
Dünya ama değil mi? Dinlenmek için değil mi?
Ee dünya dinlenmek için değilse, Allah bazılarını neden
yarattı? Cennet gibi bazıları.. (bence en güzel dinlenme yeri cennet-burada
güldüm)
Neyse işte hakim olamadım yine içimdekilere..
Olsun..
Herkese benden Bijan Bijani’den Navaii gelsin.. Güzel parçadır.
Hoşça ve dostça kalın..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder