Neymiş? Demek ki insan vazgeçebilirmiş.
Öyle çat diye, yıllardır alışkanlık haline getirdiği her
şeyi bırakabilirmiş. Öncesinde o yılları yürümesi lazımmış, ama yine de
vazgeçebilirmiş.
Bir gün öğleden sonra yahut akşamüzeri fark etmez. Yazı yazar
gibi, konuşur gibi, nefes alır gibi vazgeçebilirmiş.
Şimdi şu geliyor aklıma?
“Ne bu esrar arkadaş, neyden vazgeçtin öyle pata küte?”
Ne ben yalan söyleyeyim ne sen kendini avut. Tam da dediğin
gibi, öyle pata küte, ama esrar falan değil apaçık bir hadise bu.
(Aşırı Hüseyin Rahmi Gürpınar’a maruz kalan kızın
Türkçesiyle yazıyorum bu itirafı)
Ramazan ayındayız, en sevdiğim ay. Cidden çok seviyorum. Ama
konumuz bu değil, vazgeçmemin de ramazanla bir alakası yok zaten.
Geçen haftaların birinde, böyle yine birtakım insanların
bencilliklerini gördüğümde vaz geçtim.
Demek ki neymiş? İnsan yapabiliyormuş.
Ama öfkem..
O dizginlenmeyen bir hal aldı, Allah yardımcım olsun.
Ne diyorduk? Bencillik.
27 yılın içine birçok defa sıkıştırılan bencillik..
Ne demek istediğimi en çok Zeyneb anlar. Sonra annem babam ama en çok Zeyneb anlar. Zaten galiba ben bu itirafları falan hep Zeyneb için yapıyorum. Ondan başka kimse anlamıyor çünkü biliyorum.
Ne demek istediğimi en çok Zeyneb anlar. Sonra annem babam ama en çok Zeyneb anlar. Zaten galiba ben bu itirafları falan hep Zeyneb için yapıyorum. Ondan başka kimse anlamıyor çünkü biliyorum.
Her şeyi bir kenara bırakarak, bencillik denen zıkkım,
sigaradan, alkolden, ne bileyim her türlü bağımlılıktan çok daha zararlı.
Ömrümde ilk “nefret etme” duygusunu bu bencillikte kullandım
ve şuan bunu kabul ettim. İçinde bencillik olan, bencilliğin bir parçası
bulanmış olan, ne bileyim zerre dahi bencilce bir şey barındıran her şeyden
nefret ediyorum.
Her insanın bir cenneti ve cehennemi vardır kendinde. Ben kendi
cehennemime bu bencillikleri nefretle atıyor, yok olana kadar yakıyorum.
Beni, sırf kendi bencil duygularını tatmin etmek için seven,
arayan, soran, özleyen herkesten beri olduğumu da, kendi bloğumda açıkça
bildiriyorum.
Ben söyledim, gerisi uygulayanlara kalmış. Görmeyenler,
duymayanlar ve bilmeyenler de beni ilgilendirmiyor.
Çok sinirliyim ulaa..
Valla sinirliyim.
Neyse..
Bağcılar’dan herkese selamlar..